Çocukluğumdan damağımda kalan lezzetler var. Dondurma bunlardan birisidir. Okul kantinindeki teyzenin sabah böreğinin adını da hala hissederim. İzmir lokma tatlısının da bir hikayesi var elbette. İlkokul yıllarımdı. Evden okul yürüme mesafesiydi. Okul ile ev arasında cami vardı. Biz okul camından sürekli camiyi kollardık. Bir abi gelir, tezgahını açardı. Araba teybinden Kuran sesini de açardı. Lokma tatlısını öyle aleni açık yerde yapardı. İnsanlar sıraya girerdi. O insanların gözünün içine bakarak sunardı lokmasını.

Abinin en sevdiğimiz yanı çocuklara her daim öncelik vermesiydi. “Allah çocukları daha çok server, çocukların duasını daha hayırlı kabul eder” derdi. Yetişkinlere üç veriyorsa bize dört lokma verirdi. Daima bir lokma fazlasını ikram ederdi. Şerbetini de bol koyardı. O abiyi mi lokmasını mı yoksa ikisini birden mi seviyordum bilmiyorum.

İzmir Lokmayı Sevme Nedenim

Büyüdükçe O abinin ne yaptığını daha iyi anladım. Yine her fırsatta gittim. Yıllar yılı sonrasında öğrendim ki, abinin hiç çocuğu olmamış. Çocuk özlemini bizlerle, bize daha çok, daha tatlı lokma vererek, bizi sevindirerek gidermiş. Zaman geçse de tatlar hikayeleri ile kalıcı oluyor. Uzun yıllar sonra o abinin evi taşınıyormuş. Bizi aslında hiç bırakmadı. Bizler, nakliyat işine girdik. Kendi web sitemizi dahi kurduk.

Abi artık yaşlanmış. Emekli olmuş. Bir ilçeye taşınıyormuş. Bizim taşımamızı rica etti. Abi yaşlandı ama bendeki lokma tadı hala taze. Bıraktığı yerde. Lokmacılar sahiden abimiz gibiydiler. Ailemizdendiler. İzmir lokma tatlısını sevme nedenim işte bu yüzdendi. Lokmacı esnaf bir adamdı. Bizimle nasıl iletişim kuracağını çok iyi biliyordu. Belki bir üniversite okumamıştı ama okuyanlardan daha iyi bu işi yapıyordu.

İzmir saray lokma

Lokmacıların Değişimi

Günümüzde İzmir lokma firmaları daha modern araç ve gereçlere sahip oldular. Bazı firmaların iş anlayışı hala  eski esnaf gibi olsalar da çoğunluğu ne yazık ki ruhsuz bir şekilde lokma dağıtımı yapmaktalar. Lokma dağıtılacak yere geliyor. Lokmayı pişirmeye başladığı anda müzik yayınını açıyor. Kim gelmiş kim gitmiş hiç umurunda değil. Tek derdi oradaki işini bitirip bir sonrakine yelken açmak. Ne yazık ki günümüz lokmacılarının çoğu bu şekilde çalışmaktadır.

Lokmacıların gerek iş yapmaları gerekse de iş anlayışları oldukça değişmiştir. Bunda lokma firma sayısının hızlı bir şekilde artması önemli bir etkendir. Bir yanda işini oldukça güzel yapan kurumsallaşmaya çalışan firmalar bulunmaktadır. Diğer yandan ise hiç kimseye hesap vermek istemeyen son derece kötü iş yapan firmalar bulunmaktadır.

Sistemsel Yaklaşım Gösteren Firmalar

Bazı firmaların kurumsal bir anlayışa sahip olmaya çalıştıkları görülmektedir. Bu firmaların sadece lokma dağıtımında değil genel işletme anlayışında sistemsel bir yaklaşım göstermeleri gerekmektedir. Buda pazarlama, üretim ve dağıtım ağının düzgün bir şekilde yapılması ile mümkün olmaktadır.

Lokma firmaları bağımsız bir satış organizasyonuna sahiptir. Arada her hangi bir aracı yoktur. Hayırsever vatandaşlarımız bir şekilde aracı sayılmaktadır. Fakat bu son derece yanlış bir betimlemedir. Çünkü hayır sahibi bu dağıtımdan dolayı her hangi bir maddi kazanç elde etmemektedir.

Lokmayı Gelecek Kuşaklarında Sevmesi

İzmir lokma tatlısını sevmeyen yoktur. Bunun nedeni gerek lokmanın tadında gerekse de altında yatan maneviyatta yatmaktadır. Gelecek kuşakların da lokmayı sevmesi biraz da lokma firmalarının elinde olan bir olaydır. Çünkü lokma firmaları işlerini düzgün bir şekilde yaptıkları takdirde gelecek kuşaklar da lokmayı seveceklerdir.

Lokmanın gelecek kuşaklara da sevdirilmesi için sadece düzgün bir lokma dağıtımı yapmak yetmez. Aynı zamanda lokmanın altında yatan manevi değerlerinde güzel bir şekilde anlatılması ve aktarılması lazımdır.